“BU SANA SON MEKTUBUM”
---- 19.03.2024 - 17:40 -----
Başlıktaki şarkıyı bilirsiniz, Nilipek olağanüstü söyler. Şarkıyı daha öncesinden Suat Sayın’ın muhteşem sesinden biliriz.
İçimizi titretir, zihnimizde çalar:
“Bu sana son mektubum / Ayrılmaya mecburum…”
Bir unutulmaz mektubumuz daha vardır, Filiz Akın’lı sahneler eşlik eder:
“Bitsin her şey, bütün aşkım /Bunu senden diliyorum,
Son mektubu yazarken ben saadetler diliyorum.”
Biri bize “Bu son” dediğinde mahzunlaşırız, içimiz erir.
Kızgınlıkları, kırgınlıkları kenara iter “son kez” diyene sarılmaya kalkarız.
Oysa. “Son kez” diyenin yaptığı şey sadece duygu yönetimidir. İletişimde çok işe yarar.
Gündelik hayatta bunu biliriz ama siyasal hayatta bu bilgiyi hatırlayanlar ayakta kalır.
Duyguları hayata geçirebilenlerin sonuç almaları kolaylaşır.
Tüm sertliklerimize rağmen biz duygusal bir milletiz.
İngilizler gibi soğuk, Almanlar gibi ağırkanlı, Amerikalılar gibi çıkar odaklı, kuzey ülkeleri gibi mantığa teslim değiliz.
Bizim kalbimize dokunan elimizdekini alabilir.